İlk Buluşmada Kaygıyı Alt Etme Sanatı- Rahatlığı Yakalamak için İpuçları

İlk buluşma heyecan verici bir deneyim olabilir. Bu heyecan, kaygı ve strese dönüşme potansiyeline de sahiptir. Bu çok normaldir. Her insan bunları yaşar. Önemli olan bunları yönetebilme becerisine sahip olmaktır. Eğer duygularınızı yönetmeyi başarabilirseniz ilk buluşmada yaşayabileceğiniz kaygı ve stresin de üstesinden gelebilirsiniz.

Kimi insan doğuştan rahattır. Girdiği her ortama anında adapte olabilir. Kimi insan ise çekingendir. Girişkenlik konusunda zayıftır. Sizin bu tiplerden hangisi olduğunuzun bir önemi yok. Çünkü nasıl bir karakteriniz olursa olsun eğer bir şeyleri denemezseniz zaten başaramazsınız. Başarılı insanlar ile başarısızlar arasındaki en büyük fark yetenek, bilgi yahut azim değil, denemektir. Ne kadar denerseniz o kadar tecrübeniz olur. Her deneyim bir yanlışı öğrenmeye gebedir. Öğrenilen her yanlış ise doğruya giden yolda bir adımdır.

Öncelikle kendinize bunları öğretmelisiniz. Kimse harika değildir. Herkesin kusurları vardır. Ama bu, kendinizi bırakıp diğerlerinin kusurlarına dikkat etmenizi gerektirmez. Aksine, diğerlerini bırakıp kendinize, kendi kusurlarınıza odaklanın. Ve bunları gidermek için elinizi taşın altına koyun. Merak etmeyin, siz çaba gösterip emek sarf ettikçe bunu gören insanlar sizleri kusurlarınız ile sevecektir zaten.

 O halde konunun derinlerine inelim. Bir date sırasında, yani bir tanışma, ilk buluşma esnasında nasıl rahat olabilirsiniz?

Kendinizi Tanıyın ve Hazırlıklı Olun

İnsanın kendisini tanıması, kendisine olan güvenini artırır, tanışma öncesi heyecanı giderir. Eksilerinizi ve artılarınızı bilin. Buna objektif yaklaşın. Kıskanç mısınız, bunu bilin. Öfkenizi yeterince kontrol edemiyor musunuz? Bunu da bilin ve aklınızın bir köşesine yazın. Hatta kendinizi tanımak adına eksi ve artılarınızı bir kalem kâğıt alıp yazın. Artılarınızı nasıl geliştirebileceğiniz üzerine düşünün. Eksilerinizi ise nasıl giderebileceğiniz üzerine… Kendinizi iyi bir şekilde tanımanız sosyal hayatınız üzerinde de mükemmel etkiler yapacaktır.

Bir buluşmaya hazırlanmak özgüveninizi artırır. Peki buluşmaya nasıl hazırlanılır? Hem fiziki hem mental olarak… Önce işi kafada bitirin. Nereye gideceksiniz, ne giyeceksiniz, ne yiyeceksiniz, hangi konulardan bahsedeceksiniz, bunları düşünün. Ayrıca kafanızda hayali konuşmalar, röportajlar yapın, demeçler verin. Uzun uzun konuşun partnerinizin karşısında. Bunlar belki buluşma esnasında aklınıza gelmeyebilir. Ama merak etmeyin, bunlar gelmese de bunlarla bağıntılı şeyler gelecektir. Beyninize rutin olarak bu jimnastiği yaptırırsanız bir zaman sonra bu karakterinize, kişiliğinize işleyecek ve daha akıllı, daha pratik ve elbette daha rahat biri olacaksınız. İlk buluşma kaygılarınızı böylece aşabilirsiniz.

Pozitif Düşünün ve Gerçekçi Beklentilere Sahip Olun

Eğer zihninizde sürekli başarısız olduğunuzu canlandırıyorsanız baştan kaybetmişsiniz demektir. Olayları, ya olmazsa diye değerlendirmeyi bırakın. Bunun kimseye faydası yok. Aksine çokça zararı var. Zihninizi bu yönde eğitirseniz her şeye negatif şekilde yaklaşacak hem psikolojinizi bozacak hem de çevrenizdeki insanları kaçıracaksınız. Sürekli pozitif ve iyimser düşünmeyi karakterinizin bir parçası haline getirin. Olumsuz düşüncelerin kaygılarınızı artıracağını ve bunun ilk buluşmada partnerinizi rahatsız edeceğini bilmelisiniz. Ona göre davranın.

Bununla beraber şunu da unutmayın, mükemmel bir ilkbuluşma beklentisi de kaygınızı ve stresinizi artırabilir. Date esnasında her geçen dakikayı, ya şu şöyle olsaydı keşke diye kafanızda canlandırmayı bırakın. Ne olup olmadığını görüşme bittikten sonra değerlendirirsiniz zaten. Kendinizi ve karşınızdaki kişiyi daha iyi anlayabilmek adına gerçekçi beklentiler geliştirin. Herkesin hata yapabileceğini aklınızda tutun. İlk buluşmadasınız, bu bir tanışma ve öğrenme sürecidir. Olur da kendinizi aşırı sıkarsanız; bir su için, tuvalete gidin, yeni bir içecek söyleyin veya derin nefes alarak stresinizi azaltmaya çalışın… Yani bir iş yapın ve üzerinizdeki ölü toprağı atmaya çalışın.

İyi Bir İletişim Kurmaya Çalışın

İyi bir iletişim, ilk buluşmanızı çok rahat bir şekilde geçirmenize olanak tanıyacaktır. Söz, ses ve beden dili uyumunuza dikkat edin. Bağırarak konuşmayın. Çok sessiz, sadece kendinizin duyacağı ses düzeyine de inmeyin. Orta dereceli, mümkünse diyafram nefesi ile belli bir frekansta konuşun. Heyecanlı yerlerde yükselin, ciddi ve olumsuz konularda düşün, sonra tekrar orta derece frekansınızı bulun. Diyaframınızı nasıl kullanacağınızı öğrenin. Göğsünüzden değil karnınızdan almalısınız nefesi.

Ayrıca buluşmaya gitmeden önce, karşınızdakine anlatabileceğiniz bir iki anekdot, fıkra yahut kendi hayatınızdan hikâyeye çalışın. Buna çalışmanın yolu yukarıda değindiğimiz gibi kendi kendinize sanki karşınızda biri varmış gibi anlatmanızdır. Bu çalışmayı sesli yahut sessiz, sadece düşünerek yapabilirsiniz.

Bir B Planı Yapın

Aldığınız tüm önlemlere karşın yine de ilkbulusma anında kaygı ve stresinizin arttığını mı fark ettiniz? E şimdi ne yapacaksınız? Elbette B planınıza geçiş yapacaksınız. Bunun için önceden hazırlanmış bir B planınız olmalı. Güzel bir kafeye gittiniz oturdunuz. Ama muhabbet tıkanıyor, ilerlemiyor. Taraflar eline telefonunu sık sık almaya başladı. Öfler püfler yükseliyor dudaklardan. Yüzler düştü, sinirler biraz gerildi. Kimse beklediğini bulamadı. Ama hala bir umut var. Ne yapmalısınız? Kalkın. Unutmayın, tebdili mekanda ferahlık vardır. Yani mekan değiştirmede. Kalkın ve biraz sahilde yürüyün. Sahil yok mu? Önemli değil, sokakta yürüyün. Yani bir şekilde yürüyün. Yürümek film sahnesinin sürekli değişeceği anlamına gelir. Hem yürürken sürekli konuşmak zorunda değilsinizdir. Çünkü bir aksiyon hakimdir duruma ve  bu ilişkinize, iletişiminize de hareket getirecektir. Aman oradan sakın, buraya geç, bak araba geliyor, kırmızı yanıyor dur vs.

Ayrıca görüntünün sürekli değişmesi sizde farklı çağrışımlar yapacak, muhabbetinizi de bu yönde geliştirmenize olanak tanıyacaktır. Güzel bir ev mi gördünüz, bak ne güzel ev deyin. Eğer o da siz söylemeden önce bunu görmüş fark etmiş ise aranızda görsel ve zihinsel bir bağ kurulacaktır. Ayrıca bu yürüyüşte partnerinize dokunabileceğiniz anlar da gelişecektir. Yolu karşıya geçmeye çalışırken istemli yahut istemsizce partneriniz kolunuza girebilir veya siz bir anda elinden tutmak isteyebilirsiniz. Bunlar erkeğin koruma, kadının ise korunma içgüdüsünden kaynaklanır ve çoğu zaman istemsizce, bilinçaltı dürtüleri ile gerçekleşir.

İlk buluşmada kaygıyı ve stresi azaltma ve hatta kaldırmaya yönelik ipuçlarını okudunuz. Bu son öneriyi iyi düşünün. Çünkü buluşmanız iyi de gitse kötü de gitse partnerinizle bir tura çıkmalısınız. Gidip bir yerlerde oturup sonra direkt ayrılmayın sakın. Partnerinize evi yakınsa evine, değilse bineceği araca, toplu taşımaya vs. kadar eşlik edin. Bu kibar bir jest olacaktır.

Bunun haricinde, eğer yeterli vaktiniz varsa güzel bir yürüyüş rotası da oluşturun kafanızda. Atıyorum Taksim’de buluştunuz. İstiklal Caddesi’ni gezdiniz. Bir kafede oturdunuz. Birkaç saat geçti. Dönüp metroya yürümek yerine, Galata’ya doğru ilerleyin. Oradan Karaköy’e inin. Galata Köprüsü’nü karşıya geçin. Eminönü’nü gezin. Oradan vapura yahut Marmaray’a binerek evinize gidin. İşte size süper bir randevu. Bundan iyi dating fikirleri ve tavsiyeleri dua.com’dan başka nerede bulunabilir ki?