Kalp Sağlığı ve Aşkın İlginç İlişkisi

Aşk sadece romantik, duygusal bir durum mudur? Bunun insan bedenini fiziki olarak etkilemesi mümkün müdür? İnsan âşık olunca, içinde kelebekler uçmaya başlar. Bu kelebekler insan sağlığına yararlı mı yoksa zararlı mıdır? İnsanların üzerinde pek düşünmediği ama varlığı yapılan araştırmalar sonucu kanıtlanan aşk ve sağlık ilişkisini dua.com sizler için inceledi. Bu romantik ilişkilerin insanların fiziksel ve duygusal sağlığı üzerinde nasıl etkilere sahip olabileceklerini görmek sizleri ziyadesiyle şaşırtacak.

Aşkın insan ruhu ve duyguları üzerindeki etkileri herkes tarafından kabul edilen gerçeklerdir. Gel gelelim bunun insan kimyası üzerinde etkileri bulunduğu ise son zamanlarda yapılan araştırmalar sonrası ortaya çıkmaya başlamıştır. Son dönemlerde psikolojinin insan biyolojisi üzerinde olan etkileri ortaya çıkmaya başlamıştı. Şimdi ise aşkın insan biyolojisi üzerindeki etkileri yadsınamayacak düzeyde ortaya çıkıyor. O halde konuya biraz daha yakından bakalım.

Aşkın Stresi Azalttığı Bilimsel Olarak Kanıtlanmıştır

Stresle başa çıkmada aşkın gücünün yadsınamaz bir yeri var. Araştırmalar, insan hayatında bir sevgilinin bulunmasının stres hormonlarının düşmesine ve bunun da kalp sağlığını olumlu etkileyen kan basıncının azalmasına neden olabileceğini göstermektedir. İyi ve kaliteli bir ilişki, huzur ve mutluluk hissi sağlayarak kalp ve insan sağlığına katkıda bulunabilir. Elbette buradaki kilit nokta ilişkinin sağlıklı, huzurlu ve mutlu bir ilişki olmasıdır. Eğer tartışmalı, yarışmalı, kriz ve kavga dolu bir ilişkiniz varsa takdir edersiniz ki bu kalp sağlığınızı ancak kötü yönde etkileyebilir. Ünlü filozof ve bilim insanı Farabi, ‘‘Sevgi dönüştürücüdür. Mutlak iyiliktir.’’ der. Bu noktada sevginin insanı sadece ruhsal ve duygusal bir şekilde dönüştürdüğünden değil, aynı zamanda fiziksel olarak dönüştürdüğünden de söz edebiliriz.

Zevk ve Mutluluk Hormonları

  İnsan aşık olunca vücudunda:

• Dopamin
• Endorfin
• Seratonin
• Oksitosin
• Feniletilamin

Gibi zevk, mutluluk ve ağrıyı sızıyı önleyici hormonlar salınır. Bu hormonların salınımı insanda adeta antidepresan etkisi yaratır ve kalp damarları depresyonun zararlı etkilerinden korunur. Bu hormonların salınımı için sadece duygusal aşktan değil aynı zamanda aile, arkadaş ve akraba arasındaki huzurlu ve mutlu ilişkilerden, tasavvufi aşktan da yararlanılabilir. Yani bir anlamda Allah aşkı da insanda mutluluk, huzur ve barış hisleri yaratacak, ona bağlılık ve itaat ile insanda sürdürülebilir bir öfori yaratabilecektir.

Aşk Tansiyonu Düşürüp Kolesterolü Dengeler

Aşkın insan vücuduna bir başka yararı ise tansiyonu düşürerek kolesterolü dengeleyebilmesidir. Sıcak bir kucaklaşma ve 10 dakikalık tatlı bir muhabbetin insan üzerindeki etkisi ilginç gözüktüğü kadar yüksektir. Bu kucaklaşma ve muhabbet sonrasında insanın tansiyonu düşer, stresi azalır ve kendini daha mutlu hisseder. Böylece şunu söylemek mümkün olacaktır: Daha mutlu insanlar daha sağlıklı bir kalbe sahip olacaktır. Çünkü mutluluk, insan vücudunda birtakım değişiklikler gerçekleştirecek (hormon salınımı, stres azalımı vs.) ve bu da insan ve kalp sağlığını olumlu etkileyecektir.

İlginç durabilir, lakin aşk kolesterolü de dengeliyor. Yapılan araştırmalarda mutlu ve huzurlu birliktelik geçiren çiftlerde kolesterol dengelerinin daha sağlıklı olduğu saptanmıştır. Ayrıca mutlu çiftlerde beslenme ve spor alışkanlıkları da kolesterol dengesine olumlu yönde yansıyor.

Bu konu ile ilgili İndependent’e demeç veren Kardiyoloji Uzmanı Prof. Dr. Ahmet Karabulut ve Prof. Dr. Bingür Sönmez’e aşkın ilginç bir şekilde iyileştirme ve düzeltme gücü bulunuyor. Ayrıca aşk yaşayan çiftlerde uzun vadede kalp krizi riskleri diğerlerine göre çok daha az seviyede yer alıyor.

Kalp Sağlığı ve İyi Bir İlişkinin Birleşimi

Yapılan araştırmalarda ayrıca düzenli bir cinsel hayatın da kalbe iyi geldiği saptanmıştır. Partnerinizle yaşadığınız duygu dolu anları anlamlandıran kalp ve beyin bu yönde etki ve tepkiler veriyor. Ayrıca yaşanan bu cinsel ilişkinin bir düzene oturtulması tarafların kalp krizi riskini de azaltmakta. Bu noktada şuna değinmekte fayda var; eğer sağlığınızın iyi olmasını, özellikle de kalp sağlığınıza zeval gelmesini istemiyorsanız iyi bir ilişkiye sahip olmalısınız. Sadece romantik anlamda değil; iş, arkadaş, akraba çevrelerinde de sağlam ve güzel ilişkilere sahip olmalısınız. Eğer bir yerde toksik ilişkiler yaşanıyor, samimiyetsizlikler hissediyorsanız buralardan uzaklaşmanız sadece ruhunuz ve psikolojiniz değil biyolojiniz için de önemlidir. Kalp sağlığı, iyi bir ilişkinin yahut daha doğru tanımı ile iyi ilişkiler bütününün oluşturduğu bir matristen beslenir.

Bu durumu bir iki örnekle beslemek hem daha somut hem de okur için faydalı olacaktır. Diyelim bir ilişki içerisindesiniz. Partnerinizi seviyorsunuz. Lakin nedense sürekli bir şeyler yanlış gidiyor. Sürekli suçlanıyorsunuz. Yaptığınız yanlışlardan bahsolunuyor sürekli. Ve siz de bunları hep kabullenip ona göre yeni tavırlar geliştirmeye çalışıyorsunuz. Neden? Çünkü karşınızdakini seviyorsunuz. Onun sizi incitecek istemli bir davranışta bulunacağına ihtimal vermiyorsunuz. İşte bu, sağlıklı bir ilişki değildir. Unutmayın ki insan ilişkilerinde hiçbir zaman bir kaybeden ve bir kazanan olmaz. Ya iki kazanan ya iki kaybeden vardır. Bu örnekte iki kaybeden olduğu kesin. Lakin ikisi de kendi kafalarında kazanan taraflar. Birisi samimi ve iyi, diğeri bencil ve kâr güden bir yapıda… Hal böyle olunca ilişkinin de ilişkiyi yaşayan tarafların da sağlıklı yaşamalarını ve sağlıklı davranmalarını bekleyemeyiz.

Yalnız Yaşamanın Sağlık Üzerindeki Etkisi

Aşkın ve sevginin, yani güzel olanın insan üzerindeki etkisinden bahsettik. Şüphesiz bu, bir ilişki durumudur ve yalnız yaşanan bir şey değildir. Peki ya yalnız yaşamak insan üzerinde nasıl bir etki yapar? Doktorlar, aşkın kalp üzerindeki olumlu etkilerinden bahsederken yalnız yaşamanın da insandaki kalp krizi riskini artırdığını söylüyorlar. Kardiyoloji Uzmanı Prof. Dr. Ahmet Karabulut bu konuda, “Tek başına yaşayan kişilerde depresyonun ve sağlıksız beslenmenin daha sık, sigara ve alkol tüketiminin fazla olduğu görülüyor. Bilimsel çalışmalar, tek başına yaşayan kadınların ortalama 2 yıl, erkeklerin de ortalama 6-7 yıl ömürlerinin kısaldığını gösteriyor. Âşık olunca beynin salgıladığı dopamin, endorfin ve seratonin gibi hormonlar kişiye mutluluk verirken, adeta birer antidepresan etkisi yaratıyor ve kalp damarları depresyonun zararlı etkilerinden korunuyor.” diyor.

Sonuç olarak, kalp sağlığı ve aşk arasında anlamlı bir korelasyon olduğu aşikâr. Aşkı, sevgiyi bulan insanların daha sağlıklı bir hayat sürdürdüğü yapılan araştırmalarca kanıtlanmış durumda. Kalp sağlığını olumlu yönde etkileyen aşk, ayrılık noktasında ise kalp kırıyor. Ve bu kırılım takdir edersiniz ki, fiziksel, biyolojik bir kırılımı tetikleyebilmekte. O halde yaşamımızda her daim güzelliklerin, iyiliklerin, aşkın ve sevginin bulunmasını temenni ediyor. Siz değerli okurlarımıza, sevgi ve esenlik diliyoruz.